Biliyorum uzun zamandır hiç tarif yazmıyorum. hatta burası da nerdeyse yemek blokluğundan çıktı. Sürekli duygusal yazılar yazıyorum :) Ama bugün benim doğum günüm. Dün de canım eşimin doğum günüydü. Bir gün arayla gelmişiz dünyaya. Doğum günlerimiz üzerine bir çok plan yapmış olmamıza rağmen malesef ayrı geçirmek zorunda kaldık. Dedesinin vefatı sebebiyle Afyon'a gitti. Bense Ankara'da annemlerdeyim. Ama onun olmadığı hiç bir yer benim evim olamaz! O yokken kendimi hiç bir yere ait hissetmiyorum. merak etmeyin bir duygusal yazı daha gelmiyor :) Onun için ne yazsam ne anlatsam yine de ne kadar çok sevdiğim ifade edemem. Ki zaten kendisi böyle duygusal edebi yazılardan falan da hiç hoşlanmaz :) Ben yine de evliliğimizin ilk aylarını hep böyle mektuplar yazarak geçirdim :)
Sadece iyiki doğdun kuzum! ve iyiki doğdum :) iyi tanıdık birbirimizi... ve iyiki evlendik...
Seninle geçirdiğim her güzel an, bana yaşattığın tüm mutluluklar için binlerce teşekkürler... Senin karın olduğum, soyadını taşıdığım için ne kadar gurur duysam azdır!
Sesin hep kulaklarımda olsun.. ve sen hep böyle gül :))
Unutma sen benim ilk bebeğimsin :)
seninle her yer güzel... sen varlığınla her yeri yaşanılacak kılıyorsun benim için... kozaklı'yı bile :)
Hep arkamda olduğunu biliyor ve sen olduğun sürece hayatta hiç bir şeyden korkmuyorum...
Yanında öyle huzurluyum ki... bir ömür kollarının altında yaşamak ve yaşlanmak istiyorum...
Ellerimiz hiç ayrılmasın... gözlerimiz hep gülsün... seni herşeyden çok seviyorum...
Ne vakit sevdan geçse içimden
bir kızıl ateş yakar nefesimi...
ne üstümüze serilen kül rengi gece,
nede uzayıp giden şu yollar ayırır
0 yorum:
Yorum Gönder